Kuveyt
Kuveyt'in güneyindeki Havalli ilinin Salmiye bölgesinin süsü durumuna mevrut ve "Altın Cami" niteleyerek de anılan Bedriye Nasır el-Ciyan Camisi, Osmanlı mimarisi ile domestik üslubu birleştiriyor.
Şubat 2021'de hizmete oluşturulan cami, anne kubbesi devasa sütunlarla değil, tavana kaynaştırılmış önemsiz payandalara dayalı dört sağlıksız kümbet ile ayakta duruyor. Böylelikle kubbeler görenlere desteklenmemiş gökyüzünü anımsatıyor. Zeminden tavana akıllıcasına uzanan dev pencereyle ışığın mekanın merkezinde toplandığı caminin üç şerefeli dört minaresi de ihtişamını artırıyor.
Caminin yapımından mesul Muhammed İbrahim Amr, AA muhabirine meydana getirdiği açıklamada, kendilerinden caminin ayrımsız sürede turistlerin de görüşme edebileceği birlikte mekan olmasının arzu edildiğini belirtti.
İstanbul özellikle peyda etmek neredeyse Türkiye'deki nice camiyi tasarlayan Mimar Sinan'a (1588) şişman hayranlığını dile getiren Amr, "Bağışçıyı Osmanlı üslubunda birlikte cami hazırlamaya kandırma ettim ve onu tasarlamaya başladım." niteleyerek konuştu.
Caminin halısı Türkiye'den getirildi
Tasarımını sunduğunda bağışçının da baş döndürücü kıvançlı kaldığına ayraç edenAmr, "3 bin 600 metrekarelik bölgeye erbap cami, Osmanlı üslubu ile domestik üslubu birleştiriyor. Türkiye'deki camiye benzemesi düşüncesince içerisini kesinlikle yapmamız icap ettiğini düşündüm ve Ömer Faruk Çalışkan isminde birlikte Türk mühendis ile tanıştım. Kendisini camiyi görüşme etmesi düşüncesince çağırma ettim. Taş, oyma, cam kabil detaylar üstünde anlaştık. Türk ve Kuveyt ekipleri de pratikte muvaffakiyet sağladı." dedi.
İnşaatın detaylarına müteallik bilgelik verici Amr, pencerelerin Osmanlı camilerindeki pencerelerden hâlâ şişman olduğu için rengarenk camla kapladıklarını ve içerisine Süleymaniye Camisi'nden ilham alınarak 2×4 boyutlarında 6 şişman safiha yerleştirdiklerini, başkaca mihrabın sağına ve soluna safiha koyduklarını söyledi.
Mihrabın çevresindeki mermerin birlikte çiçek bahçesini andırdığını ve mihrabın etrafına Allah'ın isimlerinin nakşedildiğini kaydeden Amr, camide geçer not 3 bin 600 metrekare büyüklüğünde halının Türkiye'den getirildiğini anlatım etti.
Caminin kapısının tik ağacından işlenmiş olup, yüzeyinde 96 sedef hastalığı hastalığı ile süslendiğini ve kapıda geçer not 400 parçanın birbirine çivisiz yahut yapıştırıcısız birlikte biçimde kurgu edildiğini kail Amr, caminin anne kubbeye müteallik üstünde 116 kandili mevcut 4 daireden oluşan avize ile aydınlatıldığını, bunun dışında Osmanlı camilerindeki avizelere benzeşim apayrı avizelerin de aydınlatmada kullanıldığını aktardı.