USD 0,0000
EUR 0,0000
USD/EUR 0,00
ALTIN 000,00
BİST 0.000
Yaşam

Kara elmasla sahn bulan "Kandilli" emektar günlerini arıyor

"Kara Elmas"la sahn bulan ve 1930-1970 yıllarında devrinin ötesinde ortak fon sergileyen Karadeniz Ereğli'ye ilişkin Kandilli'nin (Armutçuk) güneş geçtikçe eksilen nüfusu, yıkılan binaları ve sessizleşen sokakları, kasaba sakinlerini hüzünlendiriyor.

Kara elmasla sahn bulan
07-12-2022 18:09
Zonguldak

Kandilli’nin hikayesi, Karadeniz Ereğli'nin Kestaneci köyünden Uzun Mehmet'in 1829 senesinde kömürü bulmasıyla başlıyor. Beldede geçmiş pres Osmanlı zamanında eller kabilinden kuruluyor, Cumhuriyet'in geçmiş yıllarında eroin ocaklarının millileştirilmesiyle istihsal bitmeme ediyor.

Lojmanları, sinemaları, plajı, toplumsal tesisleri ve madencilerin evlatlarının parasız görgü bilimi bilimi almış yer aldığı hususi okulu ile 1930-1970 yıllarında döneminin ötesinde birlikte belde bulunan Kandilli, iştirakçi sayısının 7 binlerde yer aldığı 1970'li senelerde en ak pak günlerini yaşıyor. Bugün iştirakçi sayısının 600'lere düşmesiyle boşalan, lojmanları ve toplumsal tesisleri kullanılmayan bir hale gelen, sokakları tenhalaşan Kandilli'nin bu gayrimeskûn çocukluğu ve gençliği o şehirde geçenlerin yüreklerini sızlatıyor.

Türkiye Taş Kömürü Kurumu (TTK) Armutçuk Müessesesi'nden zor Cihat Kalafat, AA muhabirine, çocukluğu ve gençliğinin Kandilli'de geçtiğini, derinlemesine seneler müessesede personel şefi ve yönetsel baş adına çalıştığını, sendikalist adına da fariza aldığını ve buradan 1996’da zor bulunduğunu söyledi.

Uzun Mehmet'in kömürü bulmuş yer aldığı değirmenin Köseağzı mevkisinde olduğunu, geçmiş ocakların Çamlı Mahallesi'nde kurulduğunu, alana geçmiş İtalyanların geldiğini özetleyen Kalafat, çağa bağlı şu detayları verdi:

"Sırplar da eli uz öge adına geliyor. Bizim köylüler de Sırpların beraberinde emekçi adına çalışıyor. Sırplar gelirken birlikte takım da Boşnakları getiriyor. Onlar madende çalışmada hâlâ ehiller, bu işi hâlâ elleme biliyorlar. Bizim köylümüz ilkin madene tahavvül etmek istemiyor, yükümlülük (zorunlu çalışma) çıkarılıyor zira kömür o senelerde baş döndürücü önemli."

1942'deki geçmiş iri grizu faciasında 63 madenci öldü

Çamlı Mahallesi'nde kurulan bu eroin ocağının 1960'lı senelerde kapandığını tamlayan Kalafat, geçmiş iri grizu faciasının da 1942’de yaşandığını, burada 63 madencinin hayatını yitirdiğini tabir etti. Kalafat, o senelerde yaşananları şu şekilde anlattı:

"Bunların 40'a yakını ayrımsız köyden. O devir ayrımsız köyden işçiler, akrabalar birlikte vardiyada bu arada çalışıyorlar, el birliği huluskârlık olsun, hâlâ elleme verim olabilir diye. O sistemle çalışıyorlar. Bir anda birlikte köyden 40 bireyin ölmesi sistemi değiştiriyor. Ondan sonraları değişmeyen almaktadır TTK yöneticileri, ayrımsız köyden akrabaların ayrımsız vardiyada emek harcamaması için. Allah göstermesin anca birlikte kıyamet yer aldığı devir birlikte köyden hakeza birlikte kırım olmaması düşüncesince sistemi değiştiriyorlar. 40'a yakını Kızılcapınar köyünün madenci şehitleri."

"Gözlerimden gözyaşı geliyor bunların bu durumunu görünce"

Kalafat, Kandilli'ye 1848’de mevrut İtalyanların "Aşağı Kandilli" branşında "varagel"i, lojmanları ve toplumsal tesisleri mensur ettiğini söyledi. Bölgedeki bu binaların hâlâ sonraları yıkıldığını, bunlardan birinin de konukevi bulunduğunu özetleyen Kalafat, "16 yataklı vagon vagon birlikte misafirhanemiz vardı burada. Gayet güzeldi, katıksız balkonu vardı, kükremek manzarası, tabiatın içinde… Üzülüyorum, gözlerimden gözyaşı geliyor bunların bu durumunu görünce." niteleyerek konuştu.

Yıkılan binalardan birinin de 1930'ların başlangıcında mensur edilen ve 1960 yılına genişliğinde iş verici beyaz perde bulunduğunu tamlayan Kalafat, "O senelerde Zonguldak'ta güçlü beyaz perde yok." dedi.

1953'ten 1984'e genişliğinde iş verici Armutçuk hususi Ortaokulu’nun kullanılmayan vaziyette bulunduğunu aktaran Kalafat, bu hususi okulun madencilerin çocuklarına parasız görgü bilimi bilimi verdiğini vurguladı.

Aşağı Kandilli'de ormanın içerisindeki viran yapının emektar birlikte kilise bulunduğunu dile getiren Kalafat, "1880-1890'da yapılmış birlikte kilise var. İtalyanlar ibadetlerine düşkünler, ilkin kiliselerini kurmuşlar geldikleri yere." dedi.

Varagel hem ocağa hem plaja geçici taşıdı

Kalafat, Aşağı Kandilli branşında oluşturulan eroin ocağının kükremek kıyısında bulunduğunu ve ocaklara iştirakçi ve materyal nakli düşüncesince 1898 senesinde İtalyanların "varagel" denilen raylı sistemi kurduğunu aktardı. Varagel kelimesinin "var gel" ifadesinden türediğini tabir fail Kalafat, şunları söyledi:

"İki vagon var. Biri gidiyor, birisi geliyor. 10'ar kişilik, iştirakçi ve materyal naklinde kullanılmış. Aşağıda ocaklar, motosiklet garajı, tamirhane, lağvar yer aldığı düşüncesince materyal nakli yapılıyor. 240 metre, 33 aşama demiryolu hattı. İtalyan bunu geçmiş meydana getirdiği devir ulus gülmüş, korkmuş, kimesne binmemiş. O da çoluk çocuğunu bindirmiş, 'Halatı kesin.' demiş. Şaşırmışlar, 'Sen ne yapıyorsun?' niteleyerek zira itimat sistemi mevcut koşa halat. Biri sabit, birisi gidip mevrut halat. Bir nesne yer aldığı devir çakılı halatı kavrayan birlikte sistem var. Vagon elden duruyor. Çalıştığı senelerde tek ilçe olmamıştır. 2000'li yıllara genişliğinde çalıştı. TTK kapanmaya beniz tutunca ondan da vazgeçtiler. Aşağıdaki ocaklar çalışmıyor, ora Yenikuyu'ya taşındı."

Kalafat, varagel ile inilen birlikte vakitler kömür ocaklarının yer aldığı alanda birlikte de plaj bulunduğunu söyledi. Sol tarafta ise Türkiye'nin geçmiş ısıl santralinin toprak aldığına dikkati çekici Kalafat, "Denizden bura parlatılmış ışıl görünmüş yer aldığı için, çerağ yanıyor diye, Kandilli adı o devir verilmiş, mevrut sabık motorlar, gemiler vasıtasıyla." dedi.

"Bu kalıntı şehri değerlendirmek istemiyorum"

Kalafat, 1978'de Kandilli'de madende kestirmece 7 bin iştirakçi çalıştığını, şu anda ise bu rakamın kestirmece 650 bulunduğunu vurgulayarak, şu değerlendirmeyi yaptı:

"7 bin iştirakçi buyurmak 7 bin maaşın gelişigüzel ay Ereğli'ye ve mekân köylere girmesi demekti. Ekonomik varlığımız baş döndürücü yüksekti, baş döndürücü geliri efdal birlikte ildik ancak maatteessüf ikinci kümeden üçüncüye düştük. Şimdi yöresel ligde ferde oynuyoruz."

Kandilli'nin ortamında bulunmuş yer aldığı hale baş döndürücü üzüldüklerini özetleyen Kalafat, "Çok mücadelesini verdik gücümüz yetmedi. Bir hars şehri adına kalabilirdi. Biz çevremize kudret saçıyorduk. Çok üzülüyorum, ağlayasım geliyor. Onun düşüncesince neşet etmek istemiyorum. Bu kalıntı şehri değerlendirmek istemiyorum. Hayalimde kalsın diyorum, çocukluğumuzda yaşadığımız yerler, elleme evler, elleme bahçeler..." dedi.

"Dünya, Atlantis niteleyerek birlikte ülkeyi arıyor ya kılıç Atlantis'i canlı insanlardık." niteleyerek Kandilli'yi özetleyen Kalafat, şu şekilde konuştu:

"Burası modern, gelişigüzel şeyiyle gelişmiş, okullarıyla, toplumsal tesisleriyle, toplumsal yaşamıyla Ereğli'nin imrendiği birlikte yerdi. Ereğli, bizlere gezmeye gelirdi. 1934 senesinde Kandilli'de beyaz perde varken Ereğli'de açıkça iklim sinemaları kurulmamıştı."

Yurt haricinde görgü bilimi bilimi alıp Kandilli'ye geldiler

Kandilli Kültür Derneği Başkanı Avukat Korhan Us, babasının madende fariza yapması dolayısıyla çocukluk ve cahillik yıllarının Kandilli'de geçtiğini söyledi.

Cumhuriyet'in kurucusu Mustafa Kemal Atatürk'ün "Sizi alev adına gönderiyorum, yanardağ adına dönünüz." lafları ile sağlam baş döndürücü değerli öğrencinin iklim dışına tahsile gönderildiğini hatırlatan Us, Kandilli'deki yukarı dozaj personelin, hâlâ ilkin iklim haricinde görgü bilimi bilimi gören eşhas bulunduğunu tabir etti.

Korhan Us, 1950'lere genişliğinde iskân yerinin Aşağı Kandilli olduğunu, 1953'ten itibaren yerleşimin hâlâ yukarıdaki yerlere kaydığını dile getirerek “Aşağıdaki lojmanlar da 1985'lere genişliğinde kullanıldı. Şu anda kullanılmayan tabii, ağız ağıza ayrılma edildi. Sebebi de 99 yıllığına kiralanmış olması. Orman idaresine ayrılma edildi." dedi.

Emekli olanlar Kandilli'yi ayrılma etti

Yıllar ortamında Kandilli'deki kömür üretiminin azaldığını, madenlerin küçülmesine değişmeyen verildiğini kail Us, "7 binlerde bulunan personel 600-700 arasına düştü. Emekli enine boyuna o skor gelişigüzel sabık güneş hâlâ da düşüyor. Yerine yenisi alınamıyor. Emekli bulunan en yaklaşan toprak bulunan Ereğli'ye taşındı yahut memleketine gitti. Personel azaldıkça evler boşaldı, lojmanlar ayrılma edildi. Müessese oralara mülk ayıramaz oldu. O genişliğinde baş döndürücü nedeni mevcut ki." ifadelerini kullandı.

"Bir hâlâ dünyaya gelsem gine burada hayatta olmak isterdim"

Maden işçisi Ali Arslan, Kandilli'de doğup büyüdüğünü, 52 yıldır burada yaşadığını söyledi. Madende çalıştığını tabir fail Arslan, beldeye bağlı şunları anlattı:

"Biz akıbet dönemlerine yetiştik. Bizden ilkin baş döndürücü hâlâ elleme bulunduğunu anlatıyorlar. Burada 3 beyaz perde vardı. Birçok ilde beyaz perde yokken gelişigüzel hafta beyaz perde izlerdik. Futbol sahamız vardı. Deniz kenarına varagelle iniliyordu önceden. Şu anda oralar kuvvetsiz durumda."​​​​​​​

SİZİN DÜŞÜNCELERİNİZ?
ÇOK OKUNANLAR
KÖŞE YAZARLARI TÜMÜ
ANKET TÜMÜ
ARŞİV ARAMA
E-GAZETE TÜMÜ
PUAN DURUMU TÜMÜ
TAKIMOPuanAV.
1Galatasaray38102+66
2Fenerbahçe3899+68
3Trabzonspor3867+19
4Başakşehir FK3861+14
5Kasımpaşa3856-3
6Beşiktaş3856+5
7Sivasspor3854-7
8Alanyaspor3852+3
9Çaykur Rizespor3850-10
10Antalyaspor3849-5
11Gaziantep FK3844-7
12Adana Demirspor3844-7
13Samsunspor3843-10
14Kayserispor3842-13
15Hatayspor3841-7
16Konyaspor3841-13
17MKE Ankaragücü3840-6
18Fatih Karagümrük3840-3
19Pendikspor3837-31
20İstanbulspor3816-53
GÜNÜN KARİKATÜRÜ TÜMÜ