Madrid
Yunanistan'ın Yanya şehri civarlarındaki Katsikas'taki ortak sığınmacı kampında 2016 senesinde mültecilerle baş başa geçirdiği 40 haset yazdığı ortak kitapta özetleyen İspanyol gazeteci Jose Nunez Tena, Avrupa'da göçmen problemininin altında yatan en şişman sebebin "bilgi kirliliği ve önyargılar" bulunduğunu söyledi.
İspanyol gazeteci Jose Nunez Tena, "Shukran My Friends (Teşekkürler Kardeşim)" adıyla eser kaleme aldı.
Tena, AA muhabirine verdiği demeçte, Katsikas sığınmacı kampında yaşamış olduğu "zorlu günleri" ve eser yemeni periyodunu anlattı.
Mültecilere iane geçirmek düşüncesince fahri namına 2016'da Yunanistan'a revan Tena, "düzensiz göçmenlere ve sığınmacılara müteveccih düşüncelerinde iç dünyasını ve göz açısını değiştiren, burada yaşamış olduğu vakaları kaleme alarak, birikimlerini pazarlık etmek istediğini" aktardı.
Tena, sığınmacılara aşındırmak ve ruba dağıtmak, sorunları çözmede aralık bulucu peyda geçirmek düşüncesiyle başladığı yolculuğun, arzu dışı biçimde aşırı değişik bölgelere gittiğini "zor fakat ayrımsız sürede güzelliği de bulunan bu 40 günün böylelikle yol rehberi olabilecek ortak kitabın çıktığını" anlatım etti.
İspanyol gazeteci, "Mülteciler bezden yapılma, su nâkil çadırlarda bekletiliyordu. Yağmur yağdığında boyut mükemmel ortak felaketti. Ayrıca ne denli beklemeleri gerektiği, geleceklerinin ne olacağına bağlı tek bilgelik verilmiyordu. Bu şişman ortak zavallılık ve manzara kırıklığı yaratıyordu. Oradaki insanoğlu savaştan kaçtıkları düşüncesince gelmişlerdi ve senden değişik değildiler. Bu muameleye müstahak peyda geçirmek düşüncesince tek nesne yapmadılar. Bunları görür görmez Avrupalı yahut dünyanın rastgele ortak yerinde, nereli olursanız olun, insanlığınızdan utanıyorsunuz." ifadelerini kullandı.
"En şişman günah bilgelik kirliliği ve önyargıların ayrımsız sepetin içerisine konulması"
"Katsikas kampı benim düşüncesince mükemmel ortak terbiye kursu oldu. Gözlerini açıp ağzını kapattığın ortak dünya. Çünkü önyargıları yıkan şeyleri öğrenmeye başlıyorsun." diyen Tena, laflarını şöyleki sürdürdü:
"Gün ve gündüz baş başa olduğun insanlarla ortak müddet sonradan problemlerini da paylaşarak dost oluyorsun. Aradıkları ne? Neden topraklarını bırakma ettiler? Bunları sorgulamaya başlıyorsun. Senin dünyan denli kalburüstü bambaşka ortak evren bulunduğunun farkına varıyorsun. Avrupa'daki nice insan kabilinden benim de önyargılarım vardı. Bu önyargılar siyasal, dinî ve ırkla ilgilendiren sebeplerden. En şişman günah da bilgelik kirliliğinin ve önyargıların ayrımsız sepetin içerisine konulması. Ama bu kamplara gittiğin saat öğrenmeye başlıyorsun. Avrupa ve dünyanın arka kalanında aşırı ortak tomar bilgelik kirliliği ve üstünde enikonu çalışılması ve kırılması müstelzim önyargılar var."
Suriyeli 7 yaşındaki çocuk: "Arkadaşım, ego çirkin değilim. Ben kötülerden kaçıyorum"
Tena, kampta en aşırı çocuklarla meydana getirdiği sohbetlerden etkilendiğini vurgulayarak, "Ya savaştan yahut DEAŞ'tan kaçanlar vardı. Her insanoğlunun hikayesi aşırı delici fakat en vurucuları çocuklarınki. Kampta aşırı ortak tomar bebek vardı. Çocukların dünyaları farklı, aşırı henüz bozulmamış ve temiz. bozukluk evlerinden uzaklaşmak ve Avrupa'da acemi ortak avlu araştırmak durumunda olduklarını bilmiyorlardı. Suriyeli 7 yaşındaki ortak çocuk, bana (Arkadaşım, ego çirkin değilim. Ben kötülerden kaçıyorum) demişti. Aslında bu kamplardaki tamamı sığınmacıların hissettiği umumi duyguydu. Bunu her insanoğlunun anlaması lazım." halinde konuştu.
Yunanistan'daki sığınmacı kampının durumunu, sefaleti gördüğünde ortak aralık "Avrupalı olmaktan utanma" duygusu yaşadığını aktaran Tena, bunun "siyasi değil, insanlığından sıkılma yönünde olduğunun" altını çizdi.
"Yunanistan onlar düşüncesince yalnızca ortak duraktı fakat ne denli kalacakları muhtemelen sıfır ortak durak"
Ülkelerindeki savaştan kaçan Suriyeliler düşüncesince önce bakışta Yunanistan'a gelmenin anlamının "Hedefimizi gerçekleştirdik. Bundan sonrası yalnızca sabırla beklemek." bulunduğunu kail Tena, bu düşüncenin giderek nite değiştiğini şu laflarla aktardı:
"Mülteciler Yunanistan'a önce geldiklerinde (Artık Avrupa'da kalacağım) düşüncesiyle ortak nikbinlik hissediyorlardı. Ancak günler, haftalar, aylarca devam eden bekleyiş, kapalılık ve kamptaki çirkin şartlardan sonradan birileri Türkiye'ye arka dönmek, birileri da Katsikas'da kalmış şekilde akıbet hedefleri Almanya'ya değerlendirmek düşüncesince dayanmaya bitmeme etmeyi düşünüyordu. Almanya diyorum zira onlar düşüncesince Avrupa buyurmak Almanya demekti. (İspanya'ya yahut gayrı devletlere gelin) dediğimizde değme devir (Hayır) yanıtını alıyorduk. Yunanistan onlar düşüncesince yalnızca ortak duraktı fakat ne denli kalacakları muhtemelen sıfır ortak durak."
"Önyargıları fakat konuşarak, diyalog kurarak yıkabiliriz"
Tena, "Rusya'ya huzur savaştan kaçan Ukraynalılara elden konutlarını açan Avrupalılar, ayrımsız tavrı, ülkelerindeki savaştan kaçan Suriyeliler düşüncesince göstermedi. Sence bunun sebebi ne?" şeklindeki ortak soruya "Siyasetle, ideolojik ve dinî önyargılarla aşırı irtibatlı bulunduğunu düşünüyorum fakat bari mükemmel yanıtını ego de bilsem. Cihatçılık Avrupa'da aşırı vahim ortak şey. Burada yayıncı ağırbaşlı ortak dezenformasyon var. Aslında bazılarının çirkin namına görmüş olduğu insanoğlu yalnızca kötülerden kaçanlar. Ama bunu çıkmak gerekiyor. Bu önyargıları fakat konuşarak, diyalog kurarak yıkabiliriz." yanıtını verdi.
Katsikas kampındaki sığınmacıların durumunda erte öteki gündüz rastgele ortak ulustan birilerinin de olabileceğini, şu anda Ukraynalılar kabilinden gelecekte değişik milletlerin de bambaşka devletlerin yardımına gereksinimi olabileceğini dile getiren Tena, "İspanya'dan da kalıp verebiliriz. Zira andıran ortak sürede İç Savaş'tan ve diktatörlük döneminden (1936-1975) kaçan İspanyollar göç yazar gayrı ülkelerden iane istedi. Her ülkenin buna benzeşim ortak geçmişi beli yahut gelecekte olabilir. Yunanistan'da yaşadığım 40 günce tecrübem bana ne denli az hafızaya erbap olduğumuzu da hatırlattı. Bu yüzden, hafızamızın olmadığı için çevre da sıkılma duydum." ifadelerini kullandı.
