İstanbul
Uluslararası Enerji Ajansı'nın (IEA) "Sürdürülebilir Toparlanma Takipçisi" data tabanına bağlı akıbet güncellemesine göre, hükümetlerin temiz enerji masrafları akıbet 3 ayda tahminî yüzdelik 20 artım göstermesine karşın tam ölçüde gerçekleşmiyor.
Hükümetlerin Kovid-19 salgınının etkilerine dirlik oluşturduğu 16,9 trilyon dolar büyüklüğündeki kazançlı toparlanma paketlerinin hemen yüzdelik 3'ü temiz enerjiye ayrılıyor.
Bu numara hükümetlerin temiz enerjiye bugünden 2030'a denli tahminî 470 bilyon dolar gider yapacağı anlamına gelirken, hava değişikliğini engel olmak düşüncesince doğacak 3 yılda gerekseme mahsus salname 1 trilyon dolar yatırım miktarının ince altında kalıyor.
Temiz enerji masrafları coğrafi kendisine "eşitsiz"
Bu sene müstehase mahrukat tüketiminin artarak çoğalması ve temiz enerji yatırımlarının ehliyetsiz kalması dolayısıyla toptan emisyonlarda tarihin en iri ikinci artışı bekleniyor.
Öte yandan, kazançlı toparlanma planları kapsamındaki temiz enerji harcamalarının iri bölümü ümranlı devletlerde görülüyor. Fosil mahrukat tüketiminin arttığı ve sürdürülebilir yatırımlara hâlâ çok gereksinim duyan büyümekte bulunan ekonomiler, temiz enerji dönüşümü ve hava değişikliğiyle mücadelede geride kalıyor.
IEA Başkanı Fatih Birol, verilere bağlı değerlendirmesinde, "Salgının hastalık bulunduğu kazançlı krizden dünyanın dengesiz, gayri müsavi ve sürdürülemez birlikte biçimde toparlandığına tanık oluyoruz. Bu toparlanma, müstehase mahrukat tüketiminde iri birlikte artışı kapsarken, temiz enerji dönüşümünde evren nüfusunun az hâlâ yüzdelik 80'ini geride bırakan birlikte toparlanma. G20 Liderler Zirvesi ve Birleşmiş Milletler İklim Değişikliği Çerçeve Sözleşmesi 26. Taraflar Konferansı arifesinde, iri ekonomiler temiz enerji yatırımlarını çabucak artırmaya ve dünyayı sakıncasız birlikte patikaya saplamak düşüncesince amade olduklarını göstermeli." ifadelerini kullandı.
Temiz enerji yatırımlarının ehliyetsiz kalmasının toptan ısınmayı önlemede muvaffakiyetsizliğe kez açabileceği anlamında uyarıda mevcut Birol, "Ayrıca, büyümekte bulunan ekonomilerde sürdürülebilir kalkınma yatırımlarının eksikliği toptan birlikte problem. Bu ülkelerin, ümranlı ekonomilerde bulunduğu kabilinden ehven finansman lüksü yok. Bu nedenle, dünyanın büyümekte bulunan ekonomilerde temiz enerji yatırımlarının artmasını sağlayacak politikalar geliştirmesi gerekiyor." değerlendirmesinde bulundu.
