86 yaşındaki Tülin Enbiyaoğlu'nun torunu, anneannesinin 4 gündüz önceki İzmir'de hususi müşterek bakımevinden bakıcısı kabilinden anneannesinin kaçırıldığını söylemişti. Bunun üzerinde düzenlilik güçleri harekete geçerek, Enbiyaoğlu'nu Bodrum'da bakıcısının evinden buldu.
Jandarma eşliğinde erinç evinden çıktı
Kızı ve torunu kabilinden huzurevine konulduğunu kail Enbiyaoğlu, kalmış bulunduğu huzurevinden, levent boylu senelerdir tanımış bulunduğu müşterek arkadaşını aradığını, arkadaşının 3 avukatı ile beraberce erinç evine gelmiş olarak jandarma tutanağıyla huzurevinden çıktığını açıkladı. Kimsenin kendini kaçırmadığını da açıklanan Enbiyaoğlu, “Öyle müşterek bilinçlilik yok, torunumun uydurması. İzmir'deki huzurevine attılar beni, paralarımı kabul etmek için. Tımarhane kadar müşterek huzurevine attılar. Orada hepsi Alzheimer hastası, çokları yatalak, konuşacak kimesne yok. Verdikleri yemekler benim alıştığım ve yediğim yemekler kadar değil. Torunum Aydın'da müşterek huzurevine bıraktı beni. Daha sonraları dostum Nabi Bey beni almaya geldi. Nabi Bey'e de vermediler müşterek numara aşama akrabası olmadığım düşüncesince kızımı çağırdılar. Nabi as orayı öğrendi niteleyerek kızım geldi beni oradan aldı.
Bodrum'a getirecek havasına girdiler, acıktık dediler şimdi sonraları restorana oturduk. Restorana tanımadığım 2 ad geldi. Meğerse onlar İzmir'deki huzurevinin çalışanlarıymış. Ondan sonraları 'evimde tamirat var' dedi, 'oturacak toprak bulunmayan gelişigüzel toprak linolyum kaplı' dedi. '1 hafta sonraları seni alacağım arkadaşımın oteline göndereyim orada şen edersin ondan sonraları seni alacağım' dedi. Beni otomobile bindirdiler şimdi sonraları İzmir'e götürdüler. Para düşüncesince yaptılar bunu. Para kişiye arkadaş derler fakat antagonist aslında. Kaçırılmamın olanağı mevcut mı, faziletli duvarlar güvenlikler var, bap kilitlenmiş elbette kaçırsınlar. Jandarma geldi, ego Nabi erkeği aradım. Telefonumu elimden aldılar fakat ego müşterek halde aradım. Beni buradan al dedim. O da avukata başvurma etmiş. Daha sonraları 3 avukat ve jandarma geldi. Jandarma benimle müzakere yaptı, ego de anlattım durumu. Ondan sonraları bitmiş dedi, aklın başlangıcında dedi. Huzurevi malikleri jandarmayı görür görmez korktular. Bana özlük rızamla çıktığıma ilişkin makale yaban imzalattılar” biçiminde konuştu.
Arsam satılınca ortaya çıktılar
İzmir'de müşterek arsasının satılmasının arkası esna çocuğunun ve torununun ortaya çıktığını laflarına ekleyen Enbiyaoğlu, “Cuma şeb ezanı vakit 19.00 kadar geldim Bodrum'a. Nabi Beyle vaktiyle 8 yıl süresince kaldığım yerde kaldım. 8 yıldır Nabi Bey bakıyor bana onlar neredeler. Benim İzmir Yelki'de arsam satıldı. Arsam satılınca bunlar meydan çıktı. 12 yıldır bu kız beni matuh niteleyerek sorun ediyor. Her seferinde ego kazanıyorum, en akıbet sorun güzeşte yıl bitti. Bunak olmadığım anlaşıldı. Torunumu ve kızımı sorun edeceğim. Bu defa esna bende, bu meydana getirilen kepazeliklerin hesabını soracağım. Görürsem suratlarına tüküreceğim” biçiminde konuştu
"Her sabahleyin balık yumurtası yiyeceğim, malımı hayrı kurumların bağışlayacağım"
Mirasının biricik müşterek kuruşunu üstelik ailesine bırakmayacağını kail Enbiyaoğlu, “Mirasımı Darüşafakaya veririm. Yırtarım, yerim fakire fukaraya dağıtırım. Kimseyi alakalı fail müşterek laf değil aklım başımda baş döndürücü şükür, aklım başımda bulunduğu sürece hiç kimseye ne matematik vermeye mecburum ne de hürriyetimden vazgeçmeye mecburum. Ailemle irtibata geçmeyeceğim, istemiyorum. 3 yıl önceki 2 yaşlılar yurdu değiştirdim. Tanımadığım yaşlılar yurdu kalmadı. Hürriyetim, elimden alındı. Her seferinde kimliğim ve telefonum elimden alınıyor. Bunlara verdiğim vekaleti silme edemiyorum, mal bulunmayan müşterek kuruşum yok. Paraları bunlar çekiyorlar” dedi.
Güvenlik güçleri kabilinden Bodrum Devlet Hastanesine getirilerek afiyet kontrolünden geçirilen ve psikiyatrist ile görüştürülen Enbiyaoğlu'nun, afiyet tutanağı ve akılsal dengesi durumunda tutanağı aldıktan sonraları düzenlilik güçleri kabilinden istediği adrese bırakıldığı öğrenildi.
Eren Ayhan
