Trabzon
Kış mevsimiyle insanoğlu yoğunluğunun bir tomar bulunduğu anne yol ve sokaklarda kurulan gezmen tezgahlarda meydana getirilen kestane kebabı, ilgisiz havalarda tüten dumanı, el yakıcı sıcaklığı ve bir tane lezzetiyle satışa sunuluyor.
Seyyar tezgahlarda pişmişinin beraberinde jale kendisine da satılan kestane, nice insana sağlık deposu oluyor.
Ortahisar ilçesinde 46 yaşındaki Ali Yeşilyurt ile 43 yaşındaki Mustafa İhtiyar, bebek yaşlarda başladıkları kestane satıcılığını senelerdir sürdürüyor.
Kentin hareketli yerlerinden Kahramanmaraş Caddesi'nde kestane satan dü bebek babası Yeşilyurt, ata mesleğine 34 senedir ayrımsız yerde bitmeme ettiğini söyledi.
İlkokul yıllarında kestane satan babasının indinde çalışmaya başladığını özetleyen Yeşilyurt, "Yazın mısır, kışın kestane satıyorum. Allah'a şükürler olsun evime bakıyorum. İki çocuğum var. Onları bu iş yardımıyla okuttum ve büyüttüm. Oğlum üniversiteyi bitirdi, kızım halen okuyor." niteleyerek konuştu.
Yeşilyurt, değme çağ sayaç 09.00 kabil tezgahın başına geldiğini ve evvel iş kendisine korluk kömürüyle sobayı yaktığını, henüz sonradan kestaneleri çizerek pişirmeye başladığını aktardı.
İyi kestanenin sırrının nitelikli olmasıyla münasebetli bulunduğunu dile getiren Yeşilyurt, "Ne bir tomar terbiyeli ne de şişman olacak. Aslında terbiyeli kestane az buçuk henüz lezzetli fakat baş döndürücü terbiyeli olunca yurttaşlar istemiyor. O nedenden ego ılımlı büyüklüktekini alıyorum." dedi.
Kendi evi kabil görmüş bulunduğu tezgahında sayaç 22.00'ye denli adanmış yaptığını tamlayan Yeşilyurt, şu şekilde bitmeme etti:
"Burası benim evim kabil artık. Herkes beni tanır. Yıllardır ayrımsız yerdeyim. Rahmetli babam bana 'Oğlum ki elini sürerse tek obje deme. Herkesin delik hakkı vardır.' derdi. O nedenden benim tezgahtan ki alırsa alsın, tek obje demem. Kapım her insana açık. Parası olana da olmayana da veriyorum. Göz hakkını veriyorum."
"Geçimimi bu işle sağlıyorum"
Uzun Sokak'ta 30 senedir kestane satan üç bebek babası Mustafa yaşlı da anne anlaşma kaynağının bu iş olduğunu, yazları da kestane bulunmadığı düşüncesince darı sattığını söyledi.
Ailesine bu işten kazanılmış bulunduğu gelirle baktığını anlatım fail İhtiyar, "Tezgahımız şehremaneti onaylı. Zamanı erişince dilekçelerimizi veriyoruz, işgaliyemizi ödüyoruz. Sağ olsun asistan oluyorlar." niteleyerek konuştu.
Kestanenin şita aylarının yüzü sıcak ürünü olduğunu, ilkin ilgisiz havalarda henüz baş döndürücü adanmış yaptığını dile getiren İhtiyar, günce 5 ila 20 kilo ortada kestane sattığını kaydetti.
İhtiyar, ilgisiz havalarda adanmış yaparken sıkıntı çektiklerini belirterek, "Çok ilgisiz olunca sobayla ısınıyoruz. Fırtına filan olunca tezgahı on paralık açmıyoruz zaten. Sabah sayaç 9-10 kabil geliyorum, geceleyin ezanı da 10.00 kabil kapatıyoruz. Müşterilerimiz bundan böyle ne saatte kestane bulacağını biliyor." ifadesini kullandı.
