Konya
Hayatındaki zorluklara karşın pes etmeyen ve bileğinin gerçekten 5 kızını büyüten 56 yaşındaki Aydınlı, azmiyle etrafında kalıp şekilde gösteriliyor.
Meram ilçesi Sahibiata Mahallesi'ndeki 15 metrekarelik dükkanında etkin Aydınlı, parası sıfır çocuklardan tamir düşüncesince ecir almıyor.
"Müşteriler, 'Abla Allah razı olsun.' deyip gidiyor"
Aydınlı, AA muhabirine, eskiden bisiklet tamircisi bulunan hastalanmış benzeri çalışamadığı düşüncesince mesleği devraldığını söyledi.
Erkek mesleği şekilde algılanan bisiklet tamirciliğine başladığı evvel vakitler yadırgandığını tamlayan Aydınlı, giderek müşterilerinin namına alıştığını dile getirdi.
Tamir yaparken müşterilerinin namına tam emniyet etmesi düşüncesince baş döndürücü dikkatli davrandığını kaydeden Aydınlı, "Müşteriye, 'Ağabey bekle, güzel mi, biçimsiz mü çıkacak, parçalanmış mı çıkacak, gözünle gör.' diyorum. 'Kadın acep güzel mi, biçimsiz mü yaptı, yeniyi mi koydu, eskiyi mi?' diyecekler diyerek baş döndürücü korkarım. Gözünün uğrunda söküyorum, takıyorum. Ben diğer dünyaya ne götüreceğim. Bana Allah rızası lazım. Müşteriler, 'Abla Allah razı olsun' deyip gidiyor." diyerek konuştu.
"Mecburiyetten cerrahi müdahale olamıyorum"
Yaşlanmaya başladığı düşüncesince devir hin zorlandığını fakat evini bakmak düşüncesince idman durumunda bulunduğunu vurgulayan Aydınlı, şöyleki konuştu:
"Yeni bisikletleri sökecek toy takımlarım da yok. Takımlarım bulunmadığı düşüncesince özgün somunları vidaları sökemiyorum. Birçok takımım da çalındı. Yeni ekipler da baş döndürücü pahalı. Gücümün yettiğini yapıyorum, yetmediğini, yapamadığımı gönderiyorum. Tamamen gücümle çalışıyorum. Benim ekipler çalışmıyor, elimle, gücümle uğraşıyorum. Bazen itidalli göbeği sökemiyorum. O baş döndürücü zorluyor. Omuzumda da parçalanmış var. Ameliyat olmam geçişsiz fakat ameliyata gidemiyorum. 'Bir buçuk ay kolun somurtkan duracak.' dediler. Evim, çocuklarım var, ayrıksı gelirim yok. Mecburiyetten cerrahi müdahale olamıyorum. Ben müşterek buçuk ay ne yapayım. Ekmeğim, yemeğim, gelenim, gidenim ne olacak."
Aydınlı, kazandığının aş damı harcamasına fakat yettiğini, ara sıra iş durumunda mahrukat mahrukat üstelik bulamadığını tabir etti.
En şişman kazancının, evlatların mutluluğu bulunduğunu dile getiren Aydınlı, şöyleki bitmeme etti:
"Çocuklar beni seviyor, ego de onları seviyorum. 'Anne, anne' diyerek geliyorlar. Kimine yüklü yapıyoruz, bazısına bedava yapıyoruz. 'Allah razı olsun' deyip gidiyorlar. Öylelikle çalışıyoruz işte. 'Annem annem' diyerek beni baş döndürücü severler. Nerede görseler 'Annem' derler. Allah bugünümüzü aratmasın, doğrudan ayaktan düşürmesin. Şükür aş paramız çıkıyor."
