Konya
Sonbaharla beraberce sıcaklıkların düşmesiyle bağışıklığını müzaheret geçirmek isteyenlerin bitki çaylarına talebi arttı.
Mevsimsel hastalıklara hakkında kendini arkalamak arzu edenler veya bir tomar kilolarından kurtulmaya çalışanlar, aktarlarda sıklık oluşturuyor.
Hem müstevli bununla müşterek sezon şartları dolayısıyla bitki çaylarına bağıntı gösterenler, en aşırı ıhlamur, ada çayı, rezene, yeşil çay, papatya, lavanta, biberiye, zencefil, hint safranı ve tarçın üzere bitkileri arzu ediyor.
Konya Ticaret Odası (KTO) Karatay Üniversitesi Sağlık Bilimleri Yüksekokulu Beslenme ve Diyetetik Bölüm Başkanı Prof. Dr. Nurhan Ünüsan, AA muhabirine, akla yatkın tüketilmeyen bitkilerin insanoğlu sağlığını yıldırma edebileceğini söyledi.
Gencinden yaşlısına, hamilelerden bebeklere rastgele yaşta nebati çay tüketildiğini tamlayan Ünüsan, dinleyerek biber dolması kusur bilgilerle aşırı bir tomar karşılaştıklarını dile getirdi.
"Bitkisel çaylar günahsız değildir"
Bitkisel çayların da ilaçlar genişliğinde tetik tüketilmesi icap ettiğini vurgulayan Ünüsan, "Her ne tüketiyorsak akla yatkın fondan bilgelik almamız gerekiyor. Şimdi hacısı hocası internete başvuruyor fakat orda da akla yatkın bilgelik genişliğinde kusur bilgiler de var. Kaynağına inip güvenli mi aşina olmak lazım. Ayrıca tüketilen dozaja aşırı nazarıitibar geçirmek gerekiyor." sanarak konuştu.
Birçok ilacın bitkilerden yapıldığını anımsatan ve kusur bitki çayı tüketmenin, kusur ilaç bezdirmek genişliğinde dokuncalı olabileceğine dikkati çekici Ünüsan, şöyleki konuştu:
"Mesela ada çayını hamileler ve emziren annelerin banko tüketmemesi gerekiyor. Çünkü hormon seviyelerinde farklılıklara hastalık oluyor. Osteoporoz, his hastalığı, diyabet, dokunmabana üzere teşhisler konulmuş veya ilaç kullanan insanların aşırı şimdi tetik olması gerekiyor. Bilinmeli ki nebati çaylar günahsız değildir. Çünkü içre aktif fiil maddeleri vardır. Zaten genellikle ilaçlar da bitkilerden yapılır. Dolayısıyla tükettiğimiz bitkilerin, tercih ettiğimiz ilaçlarla etkileşime girebileceğini de unutmamak gerekiyor."
"İlaçlarla bire bir hassasiyette tüketmeliyiz"
Ünüsan, bitkilerin hazırlanış yöntemlerine gereğince müspet veya aksi tesirleri görülebileceğini, bazılarının demlenerek, bazılarının da kaynatılarak tüketilmesi icap ettiğini tabir etti.
Doktorların verdiği ilaçlara güçlü şüpheyle yaklaşanların bitki çaylarını tek irtical tüketebildiğini kaydeden Ünüsan, şöyleki bitmeme etti:
"Ebeveynlerden yahut çevreden vürut alışkanlıklar dolayısıyla bitkileri sorgulamadan tüketebiliyoruz. Doktorlarımızın verdiği ilaçları kullanırken sabahleyin mı geceleyin ezanı mı, aç mı, tok mu, günde birçok tane, bunların hepsine nazarıitibar ediyoruz. Nasıl hacısı hocası rastgele ilacı kullanamıyorsa yahut ilaç kullanırken akıbet basamak nazarıitibar ediyorsak, bitkileri tüketirken de bire bir hassasiyeti göstermeliyiz. Eskiden komşudan ilaç kabul etme alışkanlığı vardı. Bunun akıbet basamak azalması nite sevinme vericiyse, ilkin kurutulmuş bitkileri kullanırken, çaylarını yaparken de aşırı tetik olmalıyız. Mutlaka uzmanlardan, aromaterapistlerden, fitoterapistlerden, eczanelerden yahut diyetisyenlerden iane almalıyız."