Sağlık mensubu Emre Büyükdurgutoğlu, işe yaramadığı düşüncesince hariç atılmış tahta parçalarını adeta sanat eserine dönüştürüyor. İnşaat atıklarını da gelişememiş dönüşten Büyükdurgutoğlu, antepfıstığı kabuğundan tekne, kerki sapından bahir feneri, lif parçalarıyla bank ve vidalardan ise duyarga yaparak ortak evde mukteza değme nesneyi minyatür adına tasarlıyor. Üç yaşındaki kızından iane düzlük Büyükdurgutoğlu, gece olunca evde göstergeç gelmek hesabına vakitlerini göstermelik ev yaparak harcadıklarını söyledi. Yaptığı göstermelik evleri toplumsal iletişim araçları hesabından paylaşan Büyükdurgutoğlu, ticari yönünü dönüşmek istemediğini fakat ürünlerinin baş döndürücü sevilmesinden çevre biraz tanesini sattığını dile getirdi.

“Bu biçimde değme şeyi değerlendiriyoruz”

Atık malzemeleri değerlendirerek onları ortak sanat eserine muhavvil Emre Büyükdurgutoğlu, kullandığı parçaları nite değerlendirdiğini anlattı. Hiçbir eşyayı batkı eylemek istemediğini kail Büyükdurgutoğlu, “Köyde dolaştığım devir tahta parçası görüyorum. Başkası görse alıp acıtmak düşüncesince kullanabilir gücün ego onu ‘Nasıl ortak şeye çevirebilirim, ev mi, amut mı yaparım' diyerek düşünüyorum. Böylece gelişememiş dönüştürmüş oluyorum. Bu benim hoşuma gidiyor. Hiçbir şeyi batkı etmiyoruz. Genellikle ev yapıyoruz. Evlerden anahtarlık yapıyorum. Mesela kerki sapı vardı, onu böldüm bahir feneri yaptım. Çivilerden ışıklandırma feneri yapıyorum. İnşattan artan lif parçalarıyla bank ve cazibe teli yapıyorum. Antep fıtığından bölge yaptık. Genelde amut parçalarını gelişememiş görüntü düşüncesince kepez adına da kullanıyoruz ve önüne ev yapıyoruz. Vidaları duyarga adına kullanabiliyoruz. Vidalar düşüncesince geçer not pullardan bahir simidi yapabiliyoruz. Meşe kabuklarını ağaçların çatısı adına kullanıyoruz. Bu biçimde değme şeyi değerlendiriyoruz” dedi.

“Çok ticari boyutuna dönüşmek istemiyorum, uğraşı adına yapıyorum”

Dekoratif ürünleri yaparken 3 yaşındaki kızından iane aldığını dile getiren Büyükdurgutoğlu, şöyleki konuştu:

“Kızım 3 yaşlarında ve onu karye yaşamına alıştırıyorum. Hayvanlarla ve natürel hayatla büyüyor. Televizyonu evde dayanıklı açmıyoruz. Bunun hesabına gece ezanı eve gelince, ‘Baba ortak fikrim var' diyor. Ağaç parçasına eline almaktadır ve ‘Şöyle yapabiliriz' diyor. Eline fırçayı alıp pentür yapıyor. Onun düşüncesince de başkalık oluyor, bizim düşüncesince de. Ben keyif çalışanıyım. Akşamları fırsatımız bulunduğu sürece çocukla bu arada oturuyoruz ve ‘Kızım sen boya' diyorum, o da boyuyor. Elimizde parça bulunduğu devir çelimsiz ortak müddette yapıyoruz. Bir günde yaptığım ev de oluyor, ürüne uyarınca değişiyor. Talepler oluyor, bu sayede sattığım üründe oldu. Çok ticari boyutuna dönüşmek istemiyorum. Ben uğraşı adına yapıyorum. İnstagram'da sayfam var. Arkadaşlarda oradan görmüşler, ‘Biz çocuğumuzun odasına hakeza ortak obje alabilir miyiz? Diye düşünüyorduk' dediler. Kullandığımız boya dokuncasız ortak madde. Onun haricinde ahşap malzeme. Küçük füru düşüncesince yutulmayacak biçimde iri parçalardan yapabiliyoruz. Bu işten beğeni alıyorum. Zevk aldığım sürece hayatım süresince yapabilirim.”

Kazım Ulusoy - Mısra Ezginur Göçer

HABERİ SİTEDEN OKU...