Muş'ta evlatlarının terör örgütü PKK kabilinden dağa kaçırılmasından HDP'yi mesul markajcı ailelerin sayısı 24'e yükseldi. HDP İl Başkanlığı uğrunda nöbet markajcı ailelerin ümitli bekleyişi sürüyor. Parti binası önüne mevrut anneler, 35'inci haftada da habitat eylemine bitmeme etti. Annelere destek düşüncesince eyleme dahil bulunan PKK mağduru 23 yaşındaki Ö.S., annelerin elini öperek, dağda yaşadıklarını anlattı.

İstanbul'da terör örgütü PKK kabilinden kandırılarak dağa kaçırılan ve dağda azap gördükten sonradan 2018 senesinde kaçarak devlete tasdik bulunan Ö.S., dağdaki teröristlere "teslim ol" çağrısı yaptı.

“2,5 yıl süresince dağda azap gördüm”

Burada gazetecilere açıklamalarda mevcut Ö.S., 2014 senesinde PKK kabilinden kandırılarak dağa götürüldüğünü söyledi. 2015 yılının 8. ayında PKK cezaevine girdiğini ve herhangi müşterek çeşitli işkenceye sunulan kaldığını özetleyen Ö.S., “Bu açıklamamın siyasetle tek alakası yok. Herkes doğruyu görsün. Ben 2,5 yıl süresince dağda azap gördüm. Şu anda içiş onlara huzur o denli meşbu ki ne olursa olsun hiçbirinden korkum yok. Dağdakilerin siyaseti şu; ‘devlet size azap yapıyor.' Bir güruh şeyler söylüyorlar ‘devlet, azap yapıyor, saldırı ediyor' hiçbiri yok. Ben 3 senedir dağdan geldim, 3 senedir mutluluk kapımın önüne bile gelmedi, tek isticvap soru etmedi. Kendim geldim ailemin yanındayım. Dağdaki gençlere sesleniyorum; art dönün. Vallahi, billahi, vallahi orada anlatılanların bütünü yalan” dedi.

“Suriye'de, Kamışlı'da herhangi müşterek çeşitli soy var”

Dağdaki teröristlerin annelerinin yanına dönmesi düşüncesince çağrıda mevcut Ö.S., “Anneniz babanız buralarda bitkin oluyor. Orada Kürt davası falanca diyorlar gidin araştırın. Suriye'de, Kamışlı'da herhangi müşterek çeşitli soy var. Ermeni'si var, Alman'ı var. Hani Kürt davası nerede kaldı? Hepsi yalan. Gençlere sesleniyorum ebeveyninizi üzmeyin. Yemin ederim bu anlattıklarımın siyasetle tek alakası yok. Belki şu anda dağda hepinize yöntem üretiyorlar, bunu mutluluk bile bile yapıyor diyerek ancak bunların hepsini ego yaşadım ve ego 3 senedir Türkiye Cumhuriyeti bayrağı altında yaşıyorum. Psikolojik destek gördüm. İşkencelerden psikolojim bozuldu” ifadelerini kullandı.

“Dağa gittiğim düşüncesince pişmanım, ailemi üzdüğüme pişmanım”

Dağdaki çoluk çocuk düşüncesince çabucak anne ve babaların ciğerinin yandığını vurgulayan Ö.S., “Dağda ayaklarım zincirdeydi ve 8 kişioğlu beni sille tokat hücreye soktu. Bana 3 ay süresince aşındırmak verilmedi. Günde çabucak müşterek kez aşındırmak veriyorlardı ki akıllanayım, onlara art katılayım diye. Ben onlara katılmadım bu da PKK'ya ağrı olsun. Devlet iane etti tasdik oldum” diyerek konuştu.

“Orada eşeysel alım satım var”

Dağdaki eş teröristlerin tasdik olmaları yerinde tecavüze uğrayacakları anlamında caydırıcı bilgiler verildiğini de özetleyen Ö.S., konuşmasını şu şekilde sürdürdü:

“Dağda hanımlara başta söylenen şeyler bunlar; ‘siz gittiğinizde mutluluk sizi takanak saldırı edecek ve herhangi müşterek çeşitli eşeysel tacizi uygulayacaklar.' Benim yanımda 3 eş vardı. Her üçü de şu anda evinde bahtiyar yaşıyor. Ben dağa gittim müşterek eşeklik yaptım ancak geldim şu anda annem babamla birlikteyim. Mutlu, berhudar yaşıyoruz. Benim yanımda 20'den aşkın insanoğlu vardı ve bütünü art neşet etmek istiyordu. Ben 10 dakikadır burada anneleri dinliyorum ciğerim yanıyor. Orada eşeysel alım satım var. Ben zat gözümle gördüm.”

“22 senedir kardeşimden sav alamadık”

Kardeşi Habip Çelik düşüncesince eyleme dünkü dahil bulunan Mustafa Çelik de, “Kardeşim 27 yaşlarında İstanbul'da ortadan kayboldu ve 2000 yılından bu yana sav alamıyoruz. Arıyoruz, gitti mi? Kaçırıldı mı? Öldürdüler mi? bilmiyorum. Kendi imkanlarımla aramaya bitmeme ediyorum. Kardeşimden tek sav alamadım. Kardeşim az daha sağsa bana ulaşsın. 22 senedir kardeşimden sav alamadık. İstanbul'da çalışıyordu sav alamıyorduk. Nereye götürdüler, ne yaptılar bilmiyoruz. Gelsin devlete sığınsın” dedi.

“Çocuklarımızı istiyoruz”

Annelerden Ayten Koçhan da, zaman itibarıyla eylemde 24 fasile olduklarını anımsatarak, “Sizleri bekliyoruz. Çocuklarımızı istiyoruz. Siz gelene denli kar şita demeden burada bekleyeceğiz. Gelin korkmayın. Teslim olun. Yeter analar ve babalar ağladı” ifadelerini kullandı.

“Çocuklarımızı HDP'den istiyoruz”

Baba Şemşettin Özcan ise 35 haftadır eyleme bitmeme ettiklerini hatırlatarak, şu şekilde konuştu:

“24 fasile olduk. Burada eyleme bitmeme ediyoruz. Çocuklarımızı HDP'den istiyoruz. Çocuklarımızı götürüp Amerika'ya veriyorlar. HDP Kürt değil, Kürt olsa göz burada olurdu. Gelip derdimizi sorarlardı. Çocuklarımızı götürüp satıyorlar. Onların evlatları çalışıyor, bizim çocuklarımız kepez başında. Biz bunu ikrar etmiyoruz. HDP arada bizlere sav gönderiyor, niçin oraya gidiyorsunuz. Sesimizi duyuyorsanız sevgili tasdik olun. Gelin ukubet yok. Herkes biliyor sizi kandırıp götürmüşler. Ermenilerin yanından kaçın sevgili devlete tasdik olun. Bunlar bizi Suriye kabilinden gerçekleştirmek istiyorlar.”

Uğur Ulu

HABERİ SİTEDEN OKU...