Küçükçekmece Kanarya Mahallesi Huzur Sokak üstünde kısaca 1 aydır, İSKİ kabilinden başlatılan hafriyat emek harcamaları bitmeme ediyor.
Bitirilemeyen icraat zımnında çıkmaz anahtar trafiğine kapatılırken, yurttaşlar ise kaldırıma konan ahcar ve açılan çukurlar zımnında yürümekte külfet çekiyor. Kazının yapıldığı sokakta araçlarıyla giremeyen esnaf bir hale aksülamel gösterdi. Bebek otomobilleriyle sokakta yürümeye etkin hanımlar ise adeta çile çekiyor. Çevre sakinleri ise çalışmaların ağır ilerlediğini tez ederek müşterek an geçmiş sona ermesini istedi.
Sokakta dokuma işiyle uğraşan ve mahsul getirip götürücü esnaf Mehmet Bora, “Bu müşterek aydır böyle, çektiğimiz çile. Arabayı sokamıyoruz, dünyalık indiremiyoruz kesinlikle olacak bu halimiz. Sürekli hakeza yıkıyorlar, yapıyorlar gene bozuyorlar, gene yapıyorlar. İSKİ yapıyor, ki yapıyorsa bizi niteliksiz ettiler. Paraları baş döndürücü herhalde hakeza yapıyor. Millet niteliksiz oldu, ne devir gelsem böyle, otomobilimiz mevcut fakat malımızı getiremiyoruz buraya” niteleyerek konuştu.Yemek işini yaptığını tozdan ve çamurdan kapıyı açamadığını özetleyen esnaf Selman Ece, “Bu minimum müşterek ay oldu, güya yapıyorlar. Gidiyorlar yukarıya kadar, gelip yeniden müşterek henüz yıkıyorlar, bunların hedefi nelerdir bilmiyoruz. Soruyoruz, çıkışlı ki mükemmel namına ne devir sona erecek bilelim. Yetkili namevcut diyorlar. Bir hafta geçiyor müşterek henüz yeniden başlıyorlar. Perişan olmuşuz, iş yerimizi kemirmek götürüyoruz, tekstiller var. burada gürültü üstelik he bu yüzden, dü üç parça kaymakamlık oldu. Bu sabahleyin geldim arabam kaldı, dü üç ad geldi çetin arabayı çıkardık. Millet telefon açıyor, İSKİ'ye açıyor, kimesne ilgilenmiyor. Kim ilgileniyorsa lütfen müşterek an geçmiş bu mağduriyeti gidersin” ifadelerini kullandı.Evinde nemli ve pestil şahısların bulunduğunu doktora götürürken sokağın başına denli dah etmek mecburiyetinde kaldığını sokakta tevakkuf fail Servet Aslan adlı yurttaş ise, “En az dü üç kere bunu yetkililere söyledik, gelip yapacaklarını söylediler. Milenyum çağlarında çar balçık içerisinde, insanoğlu geçemiyor, binaların içi balçık dolmuş. Her biçimde müşterek on kere yakınma ettim, rastgele defasında yetkililere söyleneceği söylendi fakat tek son alamadık. Ortalama 1 aydır böyle, geçemiyoruz buradan, alışılagelen koşullarda yürüyemiyoruz. Yaşlılar var, çocuk otomobili bulunan insanoğlu var, hanımlar kollar var. Ne otomobiller geçebiliyor, cankurtaran bile giremez şu sokağa” dedi.Medeni Topaloğlu