Kudüs
Filistin yönetimine dair Kudüs İşleri Bakanı Fadi el-Hedmi, İsrail'in Yahudi iskân ünitesi projeleri, Kudüs'e müteveccih ihlalleri ve Filistinlilerin yaşamış bulunduğu kısımların öbürlerinden izole edilmesi çalışmalarına dair AA muhabirine değerlendirmelerde bulundu.
İsrail'in Yahudi iskân ünitesi faaliyetlerinin aşırı enli alanlara yayıldığını kaydeden Hedmi, "Sadece Kudüs Havalimanı'nda 9 binden ortak tomar mesken yapımı düşüncesince icraat yapılıyor. Aynı halde Beyt Hanina ve Ebu Ganim Dağı'nda da iskân emekleri yürütülüyor. Kalendiya etrafında meydana getirilen kazılar, bağlanak yöntemleri ve tüneller açılmasının birlikte Filistin topraklarının çalınması ve ilhakına dair ameliyat de bitmeme ediyor." dedi.
Hedmi, Kudüs ile etrafında Filistinlilerin yaşamış bulunduğu alanlar ortada rastgele ortak coğrafi bağlanak noktası bırakmayan "E1" projesi kapsamında Maali Adumim iskân biriminin genişletildiğini ve İsrail'in sonunda bölgede Yahudi iskân birimleriyle "demografik örtü" yapmaya çalıştığını belirtti.
Bunun birlikte dünyanın gözü uğrunda insanlığa ve ahlaka sığmayacak halde Kudüslülerin konutlarını özlük elleriyle yıkmaya zorlandığını hatırlatan Hedmi, iskân birimleri konusunda, İsrail Başbakanı Naftali Bennett liderliğindeki sağcı hükümet tehlikesine huzur uyardı.
Bennett hükümetinin, arsıulusal tek müşahit yahut aritmetik ödeme vaziyeti olmadan iskân birimleri mevzusundaki adımlarını hızlandırdığını kaydeden Hedmi, Kudüs'ün arsıulusal hukuka gereğince karışma edilmiş ortak arsa olduğunun, korunması ve statükosunun değiştirilmemesi icap ettiğinin altını çizdi.
İsrail, Kudüs'ü gettoya dönüştürüyor
Hedmi, "Kudüs'ü, önemsiz getto durumuna sağlamak talip işgalci kuvvet İsrail, Şeyh Cerrah Mahallesi'nde bulunduğu üzere katabolizma ve ıkıl ıkıl yerinden ika faaliyetlerini hızlandırdı. Ayrıca zamanı Arap mahallelerinde karakollar kurularak, bahis konusu mahalleler arasındaki bağlantıların koparılması faaliyetlerine de mücahede verildi." diyerek konuştu.
İsrail'in Şeyh Cerrah ve Han Ahmer'e müteveccih katabolizma faaliyetlerinin ertelenmesini, "zaman kazanma, arsıulusal ve ahlaki sorumluluktan kaçma" biçiminde değerlendiren Hedmi, evren apayrı meselelerle çalışır olurken İsrail'in Filistin varlığıyla savaşmaya bitmeme ettiğini kaydetti.
Hedmi, İsrail'in Doğu Kudüs'ten Ölü Deniz'e denli uzanan kısaca 12 bin dönümlük arazinin Filistinlilerden alınmasını öngören E1 projesine tedbir namına Han Ahmer'in tahliyesini istediğini söyledi.
İsrail'in katabolizma faaliyetlerini ertelemesinin, arsıulusal sokak karşısında taktiksel ortak kaçış olduğuna dikkati çekici Hedmi, Tel Aviv'in Kudüs'te Filistinli Arap ve Müslüman varlığını sona erdirerek hesabına Yahudi yerleşimcileri getirmeye çalıştığını, Mescid-i Aksa'nın ele geçirilmesini öngören ortak ekleme ve budunsal mertlik stratejisi yürüttüğünü dile getirdi.
"Kudüs aşırı komplike ve zahmetli ortak evreden geçiyor"
İsrail'in Kudüs'te uygulamakta bulunduğu ortak kol karara ve hükümlere ayraç fail Hedmi, "Yaşananlara şümullü ortak perspektiften baktığımızda Kudüs'ün aşırı komplike ve zahmetli ortak evreden geçtiğini görüyoruz." dedi.
Hedmi, Harem-i Şerif'e müteveccih rakamları anbean kalan baskınlara, avluda Talmud metinlerinin okunmasına ve vakıf mensuplarının Aksa'dan uzaklaştırılması çalışmalarına ayraç ederek, "Mescid-i Aksa'da ve avlusunda yaşananlar sabrımızı zorluyor." ifadelerini kullandı.
İsrail'in Doğu Kudüs'teki "şehir merkezi" projesi
İsrail'in karışma altındaki Doğu Kudüs'te uygulamayı düşündüğü ve Eski Şehir'i çevreleyen 655 dönümlük ortak sektörü havi "şehir merkezi" projesine ayraç fail Hedmi, bu planın kenti ekonomik, nüfus bilimsel ve gezim açısından vurduğunu ve bu durumun sayılara yansıyan ortak esas bulunduğunu kaydetti.
Bu planın yansımalarının biraz bölgede görülebileceğini kail Hedmi, kentteki yapım yüzdelerini belirleyen bu planın Kudüs'teki Filistinli ve Müslüman Arap varlığına çarpış indirdiğini, gezinsel otellerin inşasına müsaade vermediğini ve sonunda turizmin rakiplik boyutunu ortadan kaldırdığını anlatım etti.
İsrail'in Kudüs'teki gayrimenkullere müteveccih adımı
Hedmi, İsrail'in Kudüs'teki mülklerin tapuya kaydedilmesi düşüncesince geliştirdiği tapu tescil projesini "Kudüs'teki gayrimenkullere müteveccih ortak katliam" biçiminde nitelendirdi.
İsrail'in neymiş "gaiplerin mülkleri yasası" ile Kudüs'teki kâffesi gayrimenkullere karışma ve tahrifat ika girişimlerinden yalan edilebileceğini aktaran Hedmi, bu durumun aşırı sakıncalı bulunduğunu vurguladı.
Kudüs halkının İsrail planları karşısındaki direnişi
Hedmi, İsrail'in kâffesi bu uygulamalarına ve faaliyetlerine karşın Doğu Kudüs'ün gelecekteki Filistin devletinin başkenti namına kalacağının altını çizdi.
Doğu Kudüs'ün Filistin'in başkenti olmasının işgalci İsrail'in yahut başkalarının lütfu değil arsıulusal hukuka gereğince garanti dibine edilgin ortak doğruluk bulunduğunu kail Hedmi, bu doğruluk kapsamında Kudüslülerin haşat olmak ezbere İsrail planlarını püskürtmeye bitmeme ettiğini dile getirdi.
"İsrail'in kâffesi girişimleri, Kudüs halkının kayaç üzere sert direnişi karşısında memleha buz olacak." diyen Hedmi, bu direnişin sloganlarla değil Mescid-i Aksa'nın sahada savunulduğu eylemlerle gerçekleştirildiğini belirtti.
Hedmi, "Bazı sakıncalı planlar yapılıyor, İsrail'in Kudüs'ü ele geçirmek, oradaki Filistin varlığını sonlandırmak üzere niyeti mevcut fakat Kudüs tek halde İsraillilerin planlarının ortak parçası olmayacak." biçiminde konuştu.
Kudüs'teki Amerika Konsolosluğunun baştan açılması kararı
Hedmi, Amerika Başkanı Joe Biden'ın 1844'te kurulan ve emektar reis bey Donald Trump'ın 2019'da kapattığı Kudüs'teki Amerika Başkonsolosluğunu baştan açım kararını kıvançla karşıladığını dile getirdi.
Filistinli Bakan, "ABD Konsolosluğunun baştan açılması müspet semboller haiz ortak karar, konsolosluğun bulunmasının bazısı politik çağrışımları bulunuyor. Kararın andıran sürede uygulanmasını sabırsızlıkla bekliyoruz. Çünkü İsrail planlarını dayatma dair giderek yarışıyor." dedi.
Arap ve Müslüman ülkelerden Kudüs'e finansal dayanak talebi
Arap ve İslam dünyasının kâffesi bu İsrail politikalarına huzur koyma periyodunun ayrılmaz ortak parçası bulunduğunu kaydeden Hedmi, "Arap ve Müslüman ülkelerden, Kudüslülerin direnişini yükseltmek düşüncesince Kudüs'e finansal dayanak sağlamalarını istiyoruz." ifadesini kullandı.
Filistinliler ve ilkin Kudüslüler namına Kudüs savunmasında önceki saflarda arsa almaktan öz saygı duyduklarını fakat Kudüs ve Mescid-i Aksa'nın İslam zamanı ve İslam inancıyla bulunan bağlantısının unutulmaması icap ettiğini aktaran Hedmi, Kudüs'te ve Aksa'da yaşananlarla yüzleşmede Arap ve Müslüman devletler ile arsıulusal tavrın aşırı açıkça olması icap ettiğini vurguladı.
Kudüs'te sağlık, barınma, eğitim, tutum yahut gençlere güven sağlanması üzere bazısı gereksinimleri olduğuna, uygulanmayı gözleyen yazı ve planlar bulunduğuna dikkati çekici Hedmi, "Arap ve İslam ülkelerinin düzenlemiş bulunduğu zirvelerde tahsil edilen kararların uygulanması düşüncesince maddesel yardıma ihtiyacımız var." dedi.