Konya
Konya Büyükşehir Belediyesi Sağlık ve Sosyal Hizmetler Dairesi Başkanlığı Şehit ve Gazi Hizmetleri Şube Müdürlüğü ekipleri, Konya'da defnedilen ve fasile irtibatı namevcut şehitlerin yakınlarına iktiran yapmak düşüncesince emek vermek başlattı.
1955'te Konya Şehitliği'ne defnedilen ve Konya nüfusuna mukayyet bulunduğu belirleme edilen Ali Yazar'ın fasile geçmişi tarandı. Yazar'ın soyadından yola çıkılarak kişi kayıtları incelendi ve kısaca 3 ay devam eden çalışmayla 2 kızının Konya'nın Hüyük ilçesinde yaşamış bulunduğu belirlendi.
Telefonla irtibata geçilen 69 yaşındaki Kezban Demir ve 67 yaşındaki Ayşe Güdükçam, eşleriyle beraberce şehitliğe gelerek, kabrin başlangıcında afsun etti. Kabir ziyaretinde romanesk anlamış olur yaşandı.
"Babam neymiş eve mevrut denli oldu"
Henüz 6 aylıkken babasını kaybeden Ayşe Güdükçam, AA muhabirine, kabri buldukları düşüncesince tarifsiz hissiyat yaşadıklarını söyledi.
Babaları bulunmadığı düşüncesince aşırı iri güçlük yaşadıklarını tamlayan Güdükçam, amcasının ve babaannesinin indinde baba yarısı çocuklarıyla beraberce büyüdüklerini dile getirdi.
Hiç görmedikleri babalarının mezarını bulunca ona kavuşmuş derece sevindiklerini dile getiren Güdükçam, "Onunla alım çalım duyuyorum. Allah'ım babamla bizi cennetinde kavuştursun inşallah. Kabrinin olmasına etmen olup bizi kavuşturanlardan Allah razı olsun. Haberi önce ulaştığında babam neymiş eve mevrut denli oldu. Çok kıvançlı oldum. Çok sevindim. İçime müşterek büyüklük doldu. Çocuklarım üstelik aşırı sevindi." niteleyerek konuştu.
Hüznü de gururu da ayrımsız anda yaşadılar
Babasını kaybettiğinde 2 yaşlarında bulunan Kezban Demir de babasının kabrine kavuşunca dünkü defnedilmiş denli gömüt taşına sarılarak ağladığını anlatım ederek, şöyleki konuştu:
"Babam hastalanınca izne köye göndermişler. Burada müşterek güzel ağırlaşınca dedem kağnıyla şehirdeki hastaneye götürmüş. Yaz haset köyde iş olunca bırakıp arka gitmiş. Tekrar bakmaya ulaştığında 'Oğlun ölüm etti.' demişler. Nereye gömüldüğünü de bulamamışlar. Babama kavuştuğum düşüncesince aşırı bahtiyar oldum. Sebep bulunan herkesten bin el Allah razı olsun. Babamızı ne biliyorduk ne de müşterek el görmüştük. Şehit olduğunda aklımız ermezdi. Bize anlattıkları kadarını biliyorduk. Duyunca elden gelip kabrini görüşme eylemek istedik. Bundan sonraları gücüm yettiğince gelebildiğim derece geleceğim."