Berlin
Mutabakata varılan sözleşmeye göre, Almanya'da tepik yurttaşlık ve sınırsız eğleşme olanağı kolaylaştırılacak, Müslümanlara ilgilendiren ibadethanelere siper desteği verilebilecek.
Sözleşmede çağcıl müşterek yurttaşlık yasası oluşturulduğu belirtilerek, "Bunu gerçekleştirmek düşüncesince çoklu vatandaşlığı etkinleştireceğiz ve Alman vatandaşlığı kabul etme periyodunu basitleştireceğiz. Kural olarak, vatandaşlığa kabul, iptidai sene sonra, üç sene sonradan hususi bütünleşme başarıları ile beklenir olmalıdır. Üç sene sonradan yerleşme izni (süresiz ikamet) alınmalıdır." ifadelerine arazi verildi.
Sözleşmede, Almanya'da ecnebi ebeveynlerden doğan çocukların, anne babalarından birinin iptidai senedir Almanya'da kanuncu kendisine eğleşme etmesi koşuluyla, Alman vatandaşlığı alabileceği belirtildi.
Almanya'ya mevrut önceki döl konuk iştirakçi kuşağından yurttaşlık düşüncesince maksut anahtar şartı düzeyinin düşürüleceği anlatım edilen sözleşmede bu şahısların vatandaşlığa alınmalarının kolaylaştırılacağı kaydedildi.
Almanya'da Müslümanların yaşamı
Sözleşmede Almanya'daki Müslümanların yaşamları da dikkate alınarak Müslüman hayatının çeşitliliği ve çaylaklık derneklerinin destekleneceği vurgulandı.
Ülkede Müslümanlara ve kurumlarına müteveccih kalan tehdide erinç şümullü koruma, önleme kadar desteklerin sunulacağının belirtildiği sözleşmede dini cemaatler arasındaki iş birliğinin isteklendirme edileceğine aksan yapıldı.
Asgari ecir 12 ekü olacak
Yeni hükümetin hedeflerinin arazi almış bulunduğu protokolde, minimal zaman tutarının 12 avroya çıkartılacağı ve seçilmiş yaşlarının 16'ya indirileceği anlatım edildi.
İklim kriziyle mücadelenin "insanlık görevi" kendisine nitelendirildiği protokolde, yenilenebilir enerjinin geliştirilmesi ve bu bağlamda envestisman yapılması gerekliliğine ayraç edildi.
Protokolde, ülkede ilkin şişman illerde yaşanmış olan mesken hastalığına hal getirileceği aktarılarak, toy hükümetin yılda 400 bin mesken mensur etmeyi ve icar artışlarını frenlemeyi hedeflediği vurgulandı.
Koalisyon protokolünde toy kimse koronavirüs (Kovid-19) salgınıyla mücadelenin, toy hükümet düşüncesince merkezi özellik bulunduğu ve bunun düşüncesince müşterek buhran merkezi oluşturulacağı belirtildi.
Türkiye kısmı
Koalisyon sözleşmesinde Türkiye'ye de arazi verildi.
Sözleşmede aut siyaset gerilimlerine karşın Türkiye'nin, AB'nin ehemmiyetli müşterek komşusu ve NATO'nun müşterek ortağı olmaya bitmeme edeceği vurgulanarak, Almanya'da aşırı sayıda Türkün yaşıyor olmasının, dü yurt ortada hususi müşterek özellik yarattığı belirtildi.
Türkiye'de demokrasi, hukukun üstünlüğü, insan, avrat ve ekalliyet haklarının gerilediği öne sürülen sözleşmede, "Bu sebeple ortaklık müzakerelerinde tek faslı kapatmayacağız yahut toy devre açmayacağız." ifadelerine arazi verildi.
Sözleşmede AB-Türkiye diyaloğunun süreceği, çıplak maşer ve çaylaklık değiş programlarının geliştirileceği kaydedildi.